21 Eylül 2017 Perşembe

Boş günlerimin dolu işleri



Bos günlerimin dolu isleri :)
Her sabah baştan hazırlamaktan sıkıldım, kendime a la Hindiba müsli karisimi yaptim.
A la Hindiba demek  "duyan gelmis"  veya "evde ne varsa o" demek. Müsli temeli olarak yulaf ezmesini gidip aldim, onun disindakiler evde vardi ve tüketilmeleri gerekiyordu.

Asagidan yukariya sirayla:
Yulaf ezmesi
Chia tohumu (azicik kahverengi)
Hashas tohumu (daha cok mavimsi)
Hindistan cevizi
Ögütülmüs üzüm cekirdegi (kakao gibi görünen ince tabaka, demir deposu)
Keten tohumu
Kabak cekirdegi

Üstüne günlük olarak keyfe bagli olarak badem ceviz vb, tatlandirmalik kuru üzüm gelebilir ama böyle bile lezzetli.

Chia gibi egzotikler, üzüm cekirdegi unu gibi yeni trendler icin olmazsa olmaz demiyorum. Evde vardi :) Evde niye vardi? Chiayi benim bey alip gelmis ona sormali; üzüm cekirdegi unu oglana gizliden gizliye demir takviyesi yapmak gibi talihsiz bir procenin bileseniydi, ondan.  Keten tohumuna bayiliyorum. Hamsi bilmez memleketin gurbetcisiyim. Arada canim cok hamsi cekerse bu keten tohumunu yagsiz tavada hafifce kavurup salatalara serperek yiyorum, hamsi tava yaninda marul salatasi gibi oluyor. Iste bunlar hep Omega 3.

Haa, evet kavanozu nerden aldigimi soracaksiniz tabii, biliyorum :) Koska pekmez kavanozu ya da tahin, emin degilim simdi :) Her markette var :) Tahin-pekmez yaninda bonus veriyorlar ;)

Yaaa, evet, yine supliminal eleştirel mesaj veriyorum. Böyle sevin beni :)

Hiç yorum yok: