14 Eylül 2017 Perşembe

Biz


Wir
Jewgenij Samjatin
KiWi, 2008

Yevgeni Zamyatin 'Biz'i 1920'de yazmış. Kitap hemen bir yil sonra Rusya'da yasaklaniyor. Ilk kez 1924'de Ingilizce cevirisiyle okuyucuyla bulusuyor. Kendi ülkesinde yayinlanmasi ise ancak 1988'de. Neden ? Cünkü ögrenciligi sirasinda Bolşeviklere katılmasına ve 1917 Bolşevik Devrimi'nde de aktif rol almasına karşın, hemen üç yıl sonra sıkı bir sistem eleştirisi yapıyor bu kitapta Zamyatin. Rusya'da bilinmesi ve okunmasi epey zaman alsa da, Bati'da epey ses getiriyor ve iz birakiyor 'Biz' ; ona daha sonra geleceğim.

Kitap kimi yorumculara göre 26.yy, kimilerine göre zamanimizdan 1000 yil sonra (ben hesabin icinden cikamadim) gezegenimizde gecer. Uzun süren mücadeleler ve ünlü 200 Yil Savaslari'nin sonunda dünya genelinde birlik saglanmis, tüm otorite "Tek Devlet"te toplanmis, tüm insanlar ve bu arada kahramanimiz D-503  kirilmaz cam duvarlar ve elektrik akimindan bir kubbeyle izole edilmis , yüksek teknoloji ve pek cok sosyal düzenlemeyle düzene sokulmus tek sehirde mutlu mesut yasamaktadirlar. Bütün insanlar artik birer numaradir. Kadinlar sesli harflerden, erkekler ise sessiz harflerden bir ön kod tasirlar. Taylorist bir dünyadir bu. Öyle ki D-503 Taylor dururken, eskilerin nasil olup da Kant denen birini göklere cikardigini anlayamaz. Eskilerin yazdigi en büyük eser de zaten "Tren Tarifesi" olmalidir. Cünkü bu yeni dünyada da tüm gün dakika seviyesinde planlanmistir. Sabah kahvaltisinda yenen yapay besinin (nafta besin) kac kez cigneneneceginden, cinsel yasama kadar devletin düzene koymadigi hicbir alan yoktur. Din devlettir, kutsal kitabi kanun, tanrisi devletin basindaki "Velinimet"tir. Sadece annelik ve babalik normuna uygun yetiskinler cocuk yapabilir ama cocuklar devletindir ve devlet tarafindan yetistirilir.

Kitap D-503'ün günlügüdür bir anlamda. D-503 Tek Devlet'in teknolojide erisiigi son düzeyin sembolü olan bir uzay gemisinin (adi Integral) bas mühendisi ve örnek vatandastir. Integral ile uzaya gönderilecek  ve baska dünyalardaki akilli canlilara dünyadaki üstün yasami anlatacak metinlerden biri olmasi niyetiyle yazdigi bu günlükte gayet dürüsttür, hicbir detayi carpitmaya girismez bas mühendisimiz.

Böylece günlerden birinde rutin yürüyüsünde (tabii ki marslar esliginde ve uygun adim) I-330 ile tanisir. I-330 düzenin disinda isler yapan bir kadindir; sigara ve icki icer, devletin izin verdigi gülpembe biletleri takmadan cani istediginde seks yapar, belirlenmis calisma saatlerinde calismayip vaktini "Eski Ev" denen müze gibi antik bir evde gecirir; yavas yavas D-503'ümüzün de dengesini bozar.  Baslangicta sair arkadasi R-13'ün esprilerine bile dayanamayan ve "her espri belirsiz bir fonksiyon, yani bir yalandir" diyen, sevgilisi O-90 ile gülpembe biletleri olmadigi zamanlarda matematik bilmeceleri cözerek vakit geciren ve dili gayet matematiksel  olan mühendis bey artik hastadir. Evet, hatta doktor bile onaylamistir hastaligini: "Kötü,  kötü... Anlaşılan bir 'ruh' gelişmiş sizde". "Tehlikeli midir?" diye sorar D-503; doktor yanitlar: "Tedavisi yok" .

Bundan sonra olanlari hem özetlemek mümkün degil, hem spoiler sayilir.

Kitabin biraktigi izlere gelince... Kitap boyunca  hem Aldous Huxley'in "Cesur Yeni Dünya"sini, hem de George Orwell'in 1984'ünü animsadim. Huxley 1962'de bir arkadasina yazdigi mektupta "Biz"i "Cesur Yeni Dünya'yi yazdiktan cok sonra duydugunu belirtirken; Orwell "Biz"den haberdar, cok etkilenmis, hatta 1946'da Tribune'e kitap hakkinda bir degerlendirme de yazmis. Bütün bunlar kendi distopisini yazmasindan öncedir ve 1984'ü yazarken ondan esinlendigini acikca söyler; hatta ona kalirsa Huxley de etkilenmistir Biz'den.

Biz'in oldukca öngörülü oldugunu söylemek de mümkün ve pek cok kaynakta da söylenmis. Stalin döneminden, Nazi Almanya'sindan,  II. Dünya Savasi'ndan, teknolojinin yardimiyla tek tiplestirilen modern insandan  önce yazildigi düsünülürse... Okudugum baskinin son sözünü yazan Jürgen Rühle ayrica kitabin roketler ve uzay gemilerinin, beyin cerrahisinin , elektronik müzigin, demir perdenin, gizli polisin, göstermelik secimlerin, toplama kamplarinin ve gaz odalarinin olmadigi bir dönemde yazildigini ve bunlari da ön gördügünü not düsmüs.   

Kitapla ilgili bana ilginc gelen bir konuya gelince...
Birincisi, sık sık yaşadığım bir seydir; ardarda okudugum bazi kitaplar birbiriyle cok kopuk gibi görünseler de ince, görünmez baglarla bagli olduklarini farkederim. Bir önceki okudugum kitap Kendini Savunan Insan'in savundugu bireysellik, iste bir noktada  I-330 ve arkadaslarinin mücadelesini verdigi bireysellikti ve kitaba adini veren "Biz" Devleti, ondan da önce okudugum kitaplardan "LTI: Nazi Almanya'sinin Dili"nde bahsedilen dili kullaniyordu birebir. Hemen bir iki örnek:

Kitabin basinda D-503'ün sabah sabah okudugu devlet gazetesindeki Integral ile ilgili haberde "büyük ve tarihi an"dan,  "kahraman atalar"dan, yurttaslarin "görev ve sorumluluk"larinden bahsedilir. D-503 günlügüne sunlari yazar:"Homo sapiens ancak gramerinde soru isareti bulunmadiginda ve bunun yerine sadece ünlem, nokta ve virgül kullandiginda kelimenin tam anlamiyla insandir". Sanki Zamyatin 1920'lerde yazdigi Biz'de 1946'da yazilmis LTI'den esinleniyor :)

Arada okudugum bir kitap daha vardi: One Mind. Peki onun savundugu "Biz"'i ne yapmali? Öyleyse iki türlü "Biz" ve iki türlü "Ben" var; yoksa bu isin icinden cikilmaz. Söyle bir tablo var sanirim:

Biz 1: A la Zamyatin
Biz 2. A la One Mind
Ben 1: A la Fromm (Kendini Savunan Insan)
Ben 2: A la Tolle veya Mucizeler Kursu (Ego)

Bu kitaba dair yazacak daha cok sey var aslinda.
 Daha D-503'ü cileden cikaran kare kök eksi bir ve onun üzerinden vardigi Platonist fikirler var. D-503 Sokrates'i bildigine göre Platon'u da biliyor olmali. Vardigi noktanin farkinda mi?
Daha I-330'un ona sonsuzluk üzerine söyledikleri ve daha sonra komsusunun ona metroda evrenin sonlulugu üzerine söyledikleri var. Daha da önemlisi bunun üzerine D-503'ün sordugu soru var; ki yanitini alamadigi bu soru ömrünün son sorusu olacak tahminen.
Daha arkadasi R-13'ün ve kitabin sonlarina dogru Velinimet'in cennet hakkinda söyledikleri var.

Özetle "Biz"de cok sey var. Distopi severler basta olmak üzere tavsiye :)

2 yorum:

Handan dedi ki...

İçim de kararmıyor değil ama seviyorum böyle kitapları. Ben de okuyayım.

hindiba dedi ki...

Handan özellikle distopi okumayi seviyorsan oku mutlaka, cünkü o tür bu kitapsiz eksik kalir.