5 Aralık 2011 Pazartesi

Suddenly in the Depths of the Forest



Haftasonu Amos Oz'un "Plötzlich tief im Wald" adli kitabini okudum. Asli Ibranice olan kitap Ingilizce'ye de "Suddenly in the Depths of the Forest" adiyla cevrilmis.

Bir masal tadindaki kitap, uzaklarda, daglar ve karanlik ormanlarla cevrili , adeta terkedilmis bir köyden bahsediyor. "Adeta" demeye gerek yok, köy gercekten de terkedilmis. Sadece atlar, inekler, kediler, köpekler degil, kuslar ve baliklar, hatta ahsap mobilyalarin icinde tikirdayan tahta kurtlari bile terketmisler köyü bir gece. Köyün cocuklari hayvanlari sadece ögretmenleri Emanulela'nin anlattiklarindan ve cizdigi resimlerden, bir de artik ciftcilik yapan balikci Almon'un yaptigi tahta oyuncaklardan taniyorlar. Iki kücük cocuk, Mati ve Maya,  bir gün olup bitenleri ögrenmek, büyüklerin yanitlamadigi sorularina bir yanit bulmak icin, gündüzleri dahi gitmeleri kesinlikle yasak olan ormana dalmaya karar veriyorlar.

Kitabin akici ve sade dilini, basit ama derin hikayesini cok sevdim. Doga tasvirlerini cok sevdim. Bence ilkokul cagindaki cocuklar bile okuyabilir. Nitekim kitabi ilk elime aldigimda bir cocuk kitabi oldugunu sanan sincap "anne hadi okusana" dedi. Ben de tepkisini ölcmek icin yüksek sesle okumaya basladim. Bir süre sessizce ve ilgiyle dinledi. Bazi seyler hakkinda sorular sordu: "Neden hüzünlüymüs köy?"  Bir gün birlikte daha da uzun okuyabilmeyi, daha da ötesi okumayi ögrendiginde kendi basina okumasini diliyorum.

Kitapla ilgili sevdigim bir baska sey de giris-gelisme-sonuc keskinliginde akan bir kurgusunun olmamasi. Bazi dügümlerin kitabin sonunda cözülmemesi... Kimilerine göre kitaptan Yahudi soykirimina dair bir alegori cikarmak mümkünmüs. Evet, mümkün. Ama kitabi okurken farkedilebilecek direk, net bir iliski yok. Daha cok diger insanlarla ve dogayla iliskilerimizin gayet gündelik detaylarindan bahsediyor kitap...Ve bunlarin ne kadar derin ve acitici sonuclari olabileceginden...  Bir alinti yapayim:


Kücük bir balikti, yarim parmak uzunlugunda bir balikcik; gümüsi pullari ve yüzgecleri vardi...Yuvarlak ve iyice acilmis bir balik gözü bir an icin Maya ve Mati'ye bakti, "bu dünya üzerinde yasayan biz bütün canlilar" demek ister gibiydi, ", insanlar ve sigirlar, kuslar ve sürüngenler ve baliklar, biz hepimiz, bütün farkliligimiza ragmen birbirimize akrabayiz"
...
"Böylece" dedi Maya bir süre düsündükten sonra, "böylece diyebiliriz ki hepimiz, istisnasiz hepimiz, ayni gemideyiz: sadece cocuklar degil, sadece köydeki insanlar degil, sadece bütün dünyadaki insanlar degil, bütün canlilar. Hepimiz. Acaba bitkiler de yakinimiz olamaz mi diye düsünüyorum, uzak bir akrabamiz?" 


"Ve diger yolcularla alay eden ve onlara aci cektiren" dedi Mati "aslinda bütün gemiye zarar veren bir aptaldir. Cünkü baska bir gemi yok."

Bana kalirsa, ne mutlu, ne de mutsuz bir sonu var "Suddenly in the Depths of the Forest"in. Sadece gercek yasamda oldugu gibi, insanin iradeyi ele almasini gerektiren bir sonu var.

Guardian ve Independent de bahsetmis kitaptan.
Amos Oz'la tanistigima memnunum.

1 yorum:

Berceste dedi ki...

Turkcesi var mi diye baktim ama goremedim.